Güney Kore’nin İncisi: Jeonju
Güney Kore’nin en turistik bölgelerinden biri olan ve turistlere geleneksel Kore deneyimini her yönüyle yaşatan Jeonju, Jeollabuk-do bölgesinde yer almaktadır. UNESCO Kültür Mirası Merkezi, Geleneksel Kültür Merkezi, Konfüçyüs Okulu gibi Kore kültürel zenginliğinin toplandığı merkezlere ev sahipliği yapan şehrin öne çıkan özelliği geleneksel Hanok Köyü, geleneksel Hanbok kıyafetleri ve geleneksel Kore mutfağının baş taçı olan bibimnbap’tır.
Hanbok Deneyimi
Jeonju’da ilk durağımız, tarihi K-drama dizilerinden gördüğümüz geleneksel kıyafetleri denemek oluyor. Kore halkının binlerce yıllık benzersiz geleneksel giysisi olan hanbok, köklü bir geçmişe sahip. Batı tipi giysilerin 100 yıllık bir tarihi olduğu düşünülürse bu geleneksel kıyafetlerin binlerce yılda kazandıkları çeşitlilik ve zenginlik tahmin edilebilir. Ne var ki modern hayatın cilvelerinden birisi olarak hanbok artık sadece düğün, Ay Takvimi Yeni Yıl Günü veya Chuseok Kore Şükran Günü gibi özel kutlama günlerinde giyiliyor.
Jeonju’dayken şehrin tarihi dokusunu daha iyi hissedebilmek için hanbok kiralamanızı tavsiye ediyoruz. Jeonju Doğu Tıbbi Kültür Merkezi ve diğer tesisler bu kıyafetleri kiralama hizmetleri veriyorlar. Hanok Köyü’nde bir tur atarken üzerinizdeki hanbok ile fotoğraf çektirerek eğlencenizi katlayabilirsiniz. 4 saatliğine 20.000 vvon civarı bir kira ücreti olan bu giysinin yanı sıra geleneksel çantaları ve saç takılarını da deneyebilirsiniz.
HANOK KÖYÜ
Jeonju turizminin en ünlü gezi noktalarından birisi, şüphesiz ki Jeonju Hanok Köyü. 1930’larda inşa edilen ve sıra sıra uzanan, kiremit çatılı hanok’Iar insana zamanda yolculuk yapıyormuş hissi veriyor. Köyde bulunan 800 ev, gökyüzüne doğru kıvrılan çatı kenarları ve bir tür haremlik-selamlık ayrımına sahip iç tasarımlarıyla tanınıyor. Hanok evlerinin bir diğer özelliği ise ısıtma sisteminin zeminden olması. Koreliler yerde yemek, uyumak ve oturmaktan hoşlandığı için zeminin sıcak olması gerekiyormuş. Bu sebeple de “Ondol” adını verdikleri sistemi geliştirmişler. Bu sistem sayesinde evlerin zemini kışın sıcak yazın ise serin kalıyor. Köyün eşsiz manzarasının tadı ise Omokdae ve Imokdae bölgesinden çıkıyor.
Hanok Köyü gezimizden sonra gelip çatan öğle yemeği için menümüzde elbette bibimbap vardı. Bu yemek, pirinçten yapılan yemekler arasında her yaştan Koreli tarafından en sevilen ve en çok tüketilenler arasında. O kadar sevilip çeşitlenmiş ki; yüzlerce farklı çeşidiyle Kore’nin sağlık sırlarından birisi olduğu söyleniyor. Temelde, pirince et ve farklı sebzelerin karıştırılmasıyla yapılan bu yemek, besin değeri ve sağlıklı yaşama katkısı dolayısıyla dünya çapında bir üne kavuşmuş. Bu konuda da başı Jeonju çekiyor.
Her sene burada düzenlenen Bibimbap Festivali’nde klasik bibimbap’tan vejetaryen bibimbap’a kadar ustaların maharetlerini görmek mümkün.
JAMAN MURAL
Yemekten sonraki rotanın ilk adımı, büyüleyici köylerinden biri olan Jaman Mural. Bu köy, evlerin duvarlarını süsleyen resimleriyle ünlü. 1950lerde Kore Savaşı’nın sona ermesinden sonra mültecilerin yaşadığı gecekondu bölgelerindeki kasvetli havayı yok etmek için duvar resimleri kullanılmış. Birbirinden farklı temalara ve çizimlere sahip dar sokaklar, adeta bir renk cümbüşü olarak insanın gözünü alıyor. Çoğunlukla çocuksu bir saflığın temsil edildiği resimlere geçen yıllar içinde daha modern kültür temalı olanlar da eklenmiş.
HANJİ SANATI YAPIMI
Hanji sanatı, Kore’de sanatın bir formu olarak önemli bir yer edinmiş. Hanji sanatı, yine hanji adı verilen geleneksel Kore kağıdı ile el yapımı eserler ortaya koyma anlamına geliyor. Bu özel kağıt, “dak” yani dut ağacından yapılıyor. Benzersiz yumuşak bir dokusu ve sağlam oluşu hanjiyi özel kılıyor. Üretim süreci ise hayli zahmetli olan bu kağıt hafif olduğundan kolay taşınıyor. Şehirde bulunan Hanji Endüstri Destek Merkezi’ne uğrarsanız bu kağıdın tarihçesi ve kullanım alanlarını görmek kadar yapım aşamalarını öğrenebileceğiniz etkinliklere de katılabilirsiniz.
DEOKJIN PARK
Deokjin Parkı, Jeonju’nun temsili bir şehir parkı olup doğal bir göle- tin etrafında yer alıyor. Bir sonbahar ziyareti nedeniyle görmekten mahrum kalsak da, gölette açan ve parkı kaplayan nilüfer çiçeklerinin büyüleyici manzarası dillere destan! Kemer şeklindeki bir asma köprüsü, göletin tam ortasına uzanarak, nilüfer çiçekleri kadar yakın bir manzaraya sahip. Parkta ayrıca gece çalışan müzikli bir havuz bulunuyormuş. Özellikle romantik bir gezi yapmak isteyen çiftlerin uğrak noktası olan bu havuz ilginizi çekebilir.