YUNAN ADALARI’NIN İKİ İNCİSİ
Yunan Adaları arasında Mykonos ve Santorini, kuşkusuz en ilgi çeken adalar arasında bulunuyor. Yunan kültürünü yansıyan Mykonos ve Santorini deniz tatili yapmak isteyenler, eşsiz plajlarda dinlenmek isteyenler ve romantik bir tatil planlayanlar için ideal.
Mykonos
Herkesin aklında eğlenceyi çağrıştıran, gece hayatı ve plajlarıyla ünlü Mykonos Adası’na adım atar atmaz Akdeniz havasıyla sarıp sarmalanıyorsunuz. Masmavi denizi, daracık sokakları, beyaza boyanmış evleri ve balkonlardan sarkan rengarenk çiçekleriyle Yunan kültürünü yansıtan Mykonos,Türkiye’ye mutfak ve coğrafi olarak yakınlığı nedeniyle Türk turistlerin de en çok tatil yaptığı adaların başında geliyor. 1453’ten 1832’ye kadar Osmanlı hâkimiyetinde kalan bu Yunan Adası’nda kendinizi yabancı gibi hissetmeniz mümkün değil.
Mykonos’un sokaklarında dolaşmak ve fotoğraf çekmek başlı başına bir keyif. Görülmesi gereken yerlerin başındaysa küçük Venedik geliyor. Şehir merkezinde, açık hava kafe ve restoranların sıralandığı bir kıyıda yer alan bölge, Venedik’i andıran görünümü nedeniyle bu isimle anılıyor. Kalabalıktan uzaklaşmak isterseniz, Aro Mera Köyü’ndeki yel değirmenlerini görmeye gidebilirsiniz. 1700’lerden kalma Folklor Müzesi de Mykonos’ta görülmesi gereken yerlerden biri. 500’den fazla kiliseyi barındıran Mykonos’un en dikkat çekici olan kilisesiyse, muhteşem manzaralı Parapotiani. Mykonos, yüzölçümü olarak küçük bir ada olasına rağmen 15’e yakın plajı bulunuyor. Mykonos limanına en yakın olanları Malalianos ve Tourlos plajları. Limandan Platys Gialos plajına giden otobüslere binip ve buradan kalkan kayıklarla Mykonos Adası’nın en iyi plajları olan Paradise, Super Paradise, Agrari ve Elia’ya gidebilirsiniz. Mykonos gece hayatı söz konusu olduğunda son derece iddialı. Mykonos’ta çılgın, uçuk-kaçık eğlenceler sınır tanımaz ve sabaha kadar sürer. Adada özel gay barları, club ve diskolarının sayısı oldukça fazla. Özellikle yaz sezonunda farklı coğrafyalar ve farklı cinsel tercihlerden yüzbinlerce kişiyle dolup taşıyor.
Dünyanın en ünlü markaları için büyük Avrupa şehirlerine gitmenize gerek bırakmayacak çeşitlilikteki mağazalar Hora’da bulunuyor. Ayrıca keten ve dantel perdeler Mykonos’ta en çok satılan eşyalardan. Kuyumcularda eski Bizans takılarının kopyaları, galerilerde ise müzelerdeki antik objelerin kopyaları dikkat çekecek güzellikler arasında bulunuyor. Halı kollektörleri içn Antik Yunan Desen’i motifli halılar ilginç olabilir.
Mykonos’a gitmişken Kopanisti’in tadına bakmadan dönmek olmaz. Kendine özel acısıyla tanınan Kopanisti, oldukça karakteristik ve bol baharatlı bir peynir. Kopanisti, ekmeğin veya Mykonosluların tercih ettiği gibi ıslatılmış arpa gevreğinin üzerine sürülüp, domates veya salatalıkla birlikte yeniyor. Daha hafif bir lezzet için Kopanisti’yi tereyağı veya beyaz peynirle karıştırmak da mümkün.
Santorini
Yunan Adaları arasında en ilgi çekici olan şüphesiz Santorini. Begonvilleri, bembeyaz evleri, mavi pencereleri, dar taş sokakları ve müthiş manzarasıyla Santorini en romantik adalardan biri. Her yıl yüzlerce çift evlenmek veya balayı yapmak için Santorini’yi tercih ediyor. Santorini volkanik bir ada olması nedeniyle ilginç bir mimariye sahip. Santorini evleri yaklaşık 300 metre yüksekliğindeki uçurumların üzerine yapılmış ve hepsinin müthiş bir deniz manzarası var.
Santorini’nin başkenti Thira (Fira) Köyü 1956 yılında meydana gelen büyük bir depremle tamamen yıkılmış. 1970’li yıllarda oluşan Yunan Adaları’nda turizm canlandırma çalışmalarıyla bütün köy tamamen yenilenmiş ve yeniden yapılmış.
Thira Köyü’nde görülmesi gereken yerler; Agiou Mina Kilisesi, M.Nomikou Caddesi, Eritrou Stavrou Caddesi, Megaro Gyzi Museum, Thira Archaeological Museum ve Museum of Prehistoric Thira. Thira’da Yüzlerce metre yüksekliğe kurulmuş restoranlar ve kafelerde muhteşem Caldera Körfezi manzarasını seyrederek bir şeyler yiyip içebilirsiniz.
Ohia Köyü, Santorini’de görülmesi gereken bir diğer yer. Ohia, güneşin batışını izlemek isteyen turistlerle dolup taşıyor. Yunan Adaları’nın en romantik köylerinden biri olan Ohia mimarisi ve manzarasıyla çok ünlü. Mavi kubbeli kiliseleri ve bembeyaz boyalı evleri ile ünlü köyde eski bir Venedik Kalesi’nin kalıntıları da görülebilir. Ohia Köyü’nün altında bulunan Ammoudi Kasabası tam bir yeme-içme cenneti. Bu kasabada birçok restoran ve kafe bulunuyor, ulaşım eşeklerle veya merdivenlerle yapılıyor. Santorini Adası’nın plajları yer yer siyah veya kırmızı kum ve çakıl taşlarından oluşuyor. Kamari, Perissa ve Red Beach Santorini Adası’nın en bilinen plajları. Plajlara Thira’dan yapılan otobüs seferleri ile ulaşılabiliyor.
Santorini’de hem denize girmek hem de adayı keşfetmek isterseniz; tekneyle yapılan volkanik ada turuna katılabilirsiniz. Santorini manzarasını biraz uzaktan seyredip fotoğraflarını çekebilmek için en iyi yollardan biri. Santorini’de gün batımını izleyebileceğiniz birçok nokta bulunuyor. Gün batımı yaklaştığında özellikle Oia Köyü’nde müthiş bir kalabalık oluşuyor. Santorini Deniz Feneri ve Santo Weins gün batımını izlemek için en güzel yerlerden. Santorini Adası’nın küçük tatlı cherry domateslerden yapılan lezzetleri çok meşhur. Kurutulmuş domates, domates salatası, köftesi gibi birçok şekilde servis ediliyor. Santorini Adası’nın Antep fıstıkları da çok ünlü. Sokaklarda fıstık satan birçok kişi görebilirsiniz. Santorini’de alışveriş yapabileceğiniz birçok hediyelik eşya dükkanı bulunuyor. Thira Köyü ve Ohia Köyü’nde doğal volkanik taşlarla yapılmış birçok takı ve ürünler bulunuyor.