İLHAM DOLU YOLCULUĞU İLE MÜNHAN ÇINAR

İLHAM DOLU YOLCULUĞU İLE MÜNHAN ÇINAR

Her sayımızda, içten ve samimi sohbetlerle dolu bir influencer ile buluşuyoruz. Bu sayımızın konuğu sosyal medyanın renkli dünyasında adını sıkça duyduğumuz, içten paylaşımları ve yaşam tarzıyla her yaştan takipçisi olan sevgili Münhan Çınar.
Bahar Şahinbaş

Fotoğrafçılıkla başlayan yolculuğunda, dergi dünyasında deneyimler kazanan ve sonrasında içerik üretimine yönelen Münhan Çınar, bizimle deneyimlerini ve ilham dolu hikayesini paylaştı. Hayatına dair samimi detayları, ailesiyle geçirdiği anları ve kariyerindeki zorlukları da anlatan Münhan Çınar ile gerçekleştirdiğimiz keyifli röportajın detayları…

Münhan Hanım, sizi daha yakından tanıyabilir miyiz? İçerik üretmeye başlamadan önceki kariyerinizde neler yaptınız?
Aslında mesleğim fotoğrafçılık; Kocaeli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğraf Bölümü’nü bitirdikten sonra uzun bir süre fotoğrafçılık yaptım. Çeşitli dergilerde çalıştım, doğum fotoğrafları çektim ve ara sıra sunuculuk ile reklam oyunculuğu gibi amatör deneyimlerim oldu.

İçerik üretmeye ne zaman başladınız? Influencer olmaya karar vermenizin ardındaki hikayeyi bizimle paylaşır mısınız?
Sosyal medyaya çıktığı ilk günden beri büyük bir ilgim vardı. Televizyon izlemek yerine sosyal medyada ilgi duyduğum konulara hızlıca ulaşabiliyordum. Uzun bir süre izleyiciydim, yani içerik tüketicisiydim. Sonra içerik üretebileceğime inandım ve çekimler yapıp hesabımda paylaşmaya başladım. Paylaşımlarım beğenildikçe bir kitle oluşturmaya başladım ve bu beni daha sık içerik paylaşmaya yöneltti. Olaylar gelişmeye başladı.

Hangi konularda içerik hazırlamak sizi daha çok heyecanlandırıyor?
Ben lifestyle içerikler üretiyorum, yani hayatımda ne varsa, o an neyle meşgulsem onu paylaşıyorum. Bu aile hayatım, yemek, kıyafet, makyaj veya tatil olabilir. Hangisini paylaşmanın daha çok zevk verdiğine karar veremem çünkü hepsi hayatımın bir parçası. Hepsinden iyi reaksiyonlar alıyorum, bu yüzden takipçilerimin en çok neyi tercih ettiğini tam olarak bilemiyorum, ancak genelde profilimde sıkılmadıklarını ve farklı içerikleri görmeyi sevdiklerini söylüyorlar.

İsminiz çok güzel, anlamı nedir? Kim koymuş isminizi?
İsmimi halam koymuş. Çok sevdiği bir arkadaşının ismiymiş. Benim bildiğim kadarıyla toplamda sadece 4 kişinin bu ismi taşıdığı… Farsça kökenli ve anlamı saygıyla eğilerek selam vermek, reverans yani.

Bir televizyon kanalında ‘Üç Tencere’ adlı yemek programınızı izlemek büyük bir keyif. Çekimler nasıl gidiyor?
Üç Tencere’nin ilk sezonu tamamlandı. Çok güzel bir deneyimdi. Hem kendi takipçilerim hem de televizyon izleyicileri için yemek yapma isteği uyandıran ve hayal kurduran bir program olmasını istemiştim ve sanırım başardım. Geri dönüşler hep çok tatlı oldu. Önceleri açık havada bahçede çekimler yapıyordum, ancak hava soğumaya başlayınca iç mekana geçtik. İzleyenler kendilerini doğada hissedip mutlu oldular. Çok güzel dönüşler oldu.

Oğlu Arhan, Eşi Arda ve kızı Yaz’ın 5 yaş doğum gününden bir kare…

 

Evde ailenizle bir gününüz nasıl geçiyor?
Çok yoğun ve koşturma içinde geçiyor. 5 yaşında bir kızımız var, ailenin patronu. 15 yaşında bir oğlum var, başkan. Onlar ne derse o oluyor, biraz çocukerkil bir aileyiz. Hiç kıyamıyoruz, hem eşim hem ben. Onların konforu önceliğimizdir. Onların istediği yemekler yapılır, istedikleri programlar organize edilir, onların misafirleri önceliklidir. Bize kalan zamanlarda, yani uyuduklarında genellikle bir koltuk üzerinde günü kapatırız. Onlar okuldayken, ben işlerimi, çekimlerimi, yemeklerimi ve alışverişlerimi organize ederim. Annem ve babam çok yakınımda oturuyor, her zaman bir aradayız. Onların da desteğiyle ev ve işler arasında denge kurmaya çalışıyorum.

Ailenizle birlikte evde yemek yapar mısınız?
Biz çok yemek konulu bir aileyiz, sürekli mutfaktayız. Tok olsak da yapacak bir yemek buluruz, tatlısı tutlusu bitmez; o mutfak hiç kapanmaz. Birlikte çok yemek yaparız. Oğlum da mutfağa meraklı, tarifleri öğrenmeye çalışıyor. Hele küçük kızım, mesleğini seçti bile, pastacı olacakmış. Gerçekten inanılmaz bir ilgisi var, ufaklığından beri onu mutfakta her çırpılacak şeyde konuya dahil ettim sanırım. Onun eli değince her şeyin lezzetli olacağına inanıyorum. Bu nedenle bir şeyler pişirirken hep yanımda olmasını tercih ederim.

Yoğun bir programınız var, bununla baş etmek için neler yapıyorsunuz?
Uyumuyorum, şaka bir yana gerçekten pek dinlendiğimi söyleyemem. Gün içinde oturduğum pek nadirdir. Ama bu benim yapım; sürekli üretim içinde olmak bana iyi geliyor. Hele dönüşünü anlık olunca çok keyifli. Bir tarif yapıyorum, bakıyorum hemen birçok kişi yapıyor. O kadar tatlı bir his ki yorgunluk gözardı ediliveriyor.

Takipçilerinizle nasıl iletişim kuruyorsunuz ve onlarla bağınız nasıl?
İletişimimizi çok seviyorum. Bazıları beni benden iyi tanıyor. Örneğin, kapıdan çıkarken bir kombin fotoğrafı paylaşıyorum, “üşürsün, yedek aldın mı?” diye soruyorlar. Ya da bir tabak fotoğrafında “bugün hiçbir şey yemedin, bir dilim ekmek ekle” diyorlar. Çok tatlılar. İletişimimizi çok seviyorum; takipçilerimiz çok sevgi dolu ve hoşlar. Beğendiklerinde hemen dile getiriyorlar ve bu konuda çok cömertler. Ben de her paylaştığım şeye özen gösteriyorum.

Kariyerinizde karşılaştığınız zorluklar var mı?
Nadiren de olsa, hakedilmeyen kırıcı yorumlar olabiliyor. Hesabımız açık olduğu için ve akla gelen tüm eleştirileri üzülmeden dinlememiz gerektiği gibi bir algı olduğu için bazen yorucu olabiliyor sosyal medya. Yapıcı olduğunda güzel bir pencere açıyor, fakat eleştiriler ağır olduğu vakit, kendini incinmiş hissedebiliyorsun.

Gelecekte sektörünüzde nelerin değişeceğini düşünüyorsunuz?
Daha güçlü bir sektör olacağını düşünüyorum. Oğluma bakıyorum, televizyon, gazete, dergi ona o kadar uzak ki; sosyal medya bize göre sosyal medya, onlara göre ise ana akım medya. Sevdikleri TV programlarını bile sosyal medya üzerinden takip ediyorlar. Dolayısıyla, onlar büyüdükçe sosyal medya daha ön planda olacak diye düşünüyorum.

Markalarla işbirliği yaparken nelere dikkat ediyorsunuz ve markalarla olan ilişkilerinizi nasıl dengelemeye çalışıyorsunuz?
Bir markayla işbirliği yapmadan önce, işlerine ve ürünlerine olan ilgilerini bilmem gerekiyor. Ben de bu emeği takipçilerime ulaştırmaktan heyecan duyarım. Büyük çalışmalar sonucunda ortaya çıkan bir ürün ya da hoşa gidecek bir indirim haberi gibi. Arada bir elçi olup bunu duyurmak çok keyifli. Takipçilerimle hoşumuza giden şeyler zamanla çok benzer oluyor, bu yüzden “bunun kızların hoşuna gideceğini düşünüyorum, bunu paylaşmalıyım” diyorum.

İlham aldığınız kişiler var mı? Kendinizi motive etmek ve yaratıcılığınızı beslemek için ne tür aktiviteler yapıyorsunuz?
Yabancı hesapları takip etmeyi seviyorum; hem zevk alıyorum hem de ilham alıyorum. Bilmediğim yerlerde ve markalarda gördüğüm şeyleri keşfetmek hoşuma gidiyor. Motive olmakta zorlanan biri değilim; bir fikir bulursam hemen gerçekleştirmek isterim. Motivasyonum tam ama zamanı yönetmek zor. Instagram çok hızlı değişiyor, bazen aklıma geleni yetiştiremiyorum ve gündem değişiyor. İlhamımı her zaman o anki duygu durumumdan alırım.

Influencer olmak isteyenlere ne gibi tavsiyeler vermek istersiniz? Hangi konular üzerinde odaklanmaları ve başarılı olmak için hangi önlemleri almaları gerekir?
Günümüzde influencer olmak hem çok kolay hem de çok zor. Ana akım içerikleri deneyerek bir anda çok fazla takipçiye ulaşmak mümkün, bu anlamda kolay; ancak içerik üreticisi sayısı arttıkça aradan sıyrılmak zorlaşıyor, bu anlamda da zor. Eğer kendilerine inanıyor ve kendilerinde takip edilmeye değer bir şey olduğunu görüyorlarsa, vazgeçmeden düzenli içerik üretmelerini tavsiye ederim. Mutlaka dikkat çekeceklerdir.