ŞİMDİ ONUN ZAMANI – ANYA TAYLOR JOY
THE QUEEN’S GAMBIT DİZİSİYLE HAYATIMIZA GİREN VE O GÜNDEN BUGÜNE ENGELLENEMEZ YÜKSELİŞİNE DEVAM EDEN BİR İSİM VAR RADARIMIZDA; ANYA TAYLOR-JOY. YAYDIĞI “STAR IŞIĞI” ENERJİSİ VE BÜYÜLEYECİ YETENEĞİYLE KISA SÜREDE BİRÇOK ÖNEMLİ YAPIMDA YER ALARAK SEKTÖRDE GEÇİCİ OLMADIĞINI KANITLADI. TÜM BUNLARA EK OLARAK KENDİSİ AYNI ZAMANDA BİR MODA İKONU. HER BİR SEÇİMİYLE YÜKSEK MODA DÜNYASINDA İDDİALI BİR YER EDİNEN ANYA’NIN STİLİ DIOR’UN DA GÖZÜNDEN KAÇMADI VE KENDİSİNİ MARKA YÜZÜ OLARAK İLAN ETTİ.
Miami’de 16 Nisan 1996 yılında doğan Anya Josephine Marie Taylor-Joy, altı yaşına kadar Arjantin’de yaşadıktan sonra ailesiyle birlikte İngiltere’ye taşınıyor. Londra’da yeni bir hayata başlamasının hemen ardından küçük yaşlarda oyuncu olmayı kafasına koyan Anya, farklı güzelliği ve ileri zamanlarda herkesi kendine hayran bırakacak yeteneği sayesinde ilk modellik teklifini alması uzun sürmüyor ve kariyerine Show Business’da başlayabiliyor. Modellik yaptığı dönemlerde tüm kazancını Amerika’ya taşınmak için biriktiren güzel oyuncu, 14 yaşına geldiğinde Londra’daki yaşamını geride bırakarak oyunculuğa ağırlık verebilmek adına New York’a taşınıyor. Anya’yı Kate Moss ve Cara Delevinge gibi isimlerin kariyerlerinde önemli rol oynayan Storm Model Management’ın kurucusu Sarah Doukas keşfediyor. Hikayeleri ise şöyle başlıyor; güzel oyuncu sokakta köpeğini gezdirirken içerisinde Doukas’ın olduğu araç yanına yaklaşıyor ve Anya’ya kartını uzatıyor. Anya modellik kariyerini uzun süre yapmayacağını bilse de Doukas’ı hemen aramaya karar veriyor. Doukas’la görüştükten hemen sonra ise oyunculuk ajansıyla masa başına oturuyor ve örgün eğitimine ara vererek oyunculuk dersleri almaya başlıyor. Böylece Anya’nın hayatında yeni bir sayfa açılıyor ve genç yaşında kariyerine birçok başarılı filmi ekleme şansına sahip oluyor.
Anya, ilk olarak 2016 yılında çekilen, bilimkurgu filmi Morgan’da kendini gösteriyor daha sonrasında ise psikolojik bir gerilim filmi olan Split’te olağanüstü bir performans sergileyerek yapımcıların dikkatlerini çekmeyi başarıyor. 2019 yılında BBC’nin sevilen dizisi Peaky Blinders’ın beşinci sezonunda Gina Gray karakteriyle karşımıza çıkıyor. 2020’de ise The New Mutants isimli süper kahraman filminde rol alıyor. Anya 24 yaşında olmasına rağmen 15 yaşındaki kız çocuğu rolüne de kendisinden yaşça büyük karakterlerin rollerine de bürünebiliyor. Edgar Wright’ın yönettiği 2021 yılının merakla beklenen korku filmi Last Night in Soho’da Thomasin McKenzie ile başrolü paylaşıyor. Güzel oyuncu asıl çıkışını ise The Queen’s Gambit isimli dizisiyle yapıyor. Anya Taylor-Joy, dizide satrancı tutku haline getiren keskin bakışlı Beth Harmon karakterine hayat veriyor. Beth, 1950’li yıllarda yetimhanede yaşayan parlak zekalı bir kız çocuğu. Yetimhanenin hademesi Mr. Shaibel karakterine hayat veren Bill Camp ile arasındaki bağ, izleyenlere duygu dolu anlar yaşatıyor. Mr. Shaibel, Beth’in satranç yeteneğini ortaya çıkarması ve babacan tavırlarıyla dikkat çekiyor. Beth’in erkek egemen dünyada parlak zekasıyla dikkatleri üzerine çekmesi ise çok uzun sürmüyor. Fakat herkesi büyüleyen bu kız bir süre sonra çeşitli bağımlılıklarıyla mücadele etmek zorunda kalıyor. Hem ilginç senaryosu hem de Anya’nın başarılı oyunculuğuyla dizi en çok seyredilen yapımlar arasına giriyor. Ardından gelen şöhret ise Anya’nın engellenemez yükselişinin başlangıcı oluyor.
Anya Taylor-Joy, genç yaşına rağmen 25 ayrı film festivalinde çeşitli kategorilerde aday olmayı başarıyor. Bu adaylıklar arasından kazandığı ödüllerden bazıları ise şöyle: 2016 yılında Gotham Bağımsız Film Ödülleri’nde en iyi çıkış yapan oyuncu ödülüne layık görüldü. Aynı yıl Fright Meter ve New Mexico Film Eleştirmenleri Ödülleri’nde en iyi kadın oyuncu seçildi. 2017 yılında Empire ve Fanforia Chainsaw’da tekrar en iyi kadın oyuncu ödülü kazandı. Yıl bitmeden Cannes Film Festivali’nde Chopard ödülünü alarak gelecek vaat eden oyuncular arasında yerini aldı.
Anya Taylor-Joy, yeteneğinin ve güzelliğinin dışında, moda tercihleriyle de adından oldukça söz ettiriyor. Hatta kırmızı halılarda tercih ettiği tasarımlar onu bir moda ikonuna dönüştürdü desek abartmayız. Ki Dior da böyle düşünüyor olarak ki kendisini markanın yüzü ilan etti. Şimdilerde Dior’un enfes tasarımlarla davetlerde boy gösteren Anya hem moda dünyasında hem de beyazperdede yükselişine devam ediyor.
DIOR’UN YENİ YILDIZI
Dior’un makyaj marka yüzü olan Anya Taylor-Joy, Noel kampanyası için kamera karşısına geçti. İtalyan sanatçı Pietro Ruffo’nun altın motiflerle dekore ettiği atmosferde yapılan çekimde Anya Taylor-Joy, kırmızı ışıltılı mini elbisesi ve kırmızı rujuyla poz verdi. Pietro Ruffo, dekoru Kuzey Yıldızı’ndan esinlenerek hazırladığını anlattı. 26 yaşındaki Amerikalı oyuncu, reklam filminde ‘Love Story’ filminin Shirley Bassey tarafından seslendirilen meşhur şarkısı ‘Where Do I Begin’ eşliğinde dans ederken görülüyor. Filmde bir grup model de ünlü oyuncuya eşlik ediyor. Dior’un Makyaj Yaratıcı Direktörü Peter Philips, Noel dönemi için dört farklı renkte ruj üzerinde çalıştığını belirtti.