Teknoloji Aşığı – Seval Öz

Teknoloji Aşığı – Seval Öz

Pek çoğumuzun Dr. Mehmet Öz’ün kardeşi olarak tanıdığı Seval Öz, küçükken babası ve ağabeyi gibi doktor olmayı planlarken, sonrasında teknoloji alanına yönelmiş. Bugün teknoloji alanının kadın liderlerinden biri olan Seval Öz ile üzerinde çalıştığı insansız otomobil projesini, gelecek planlarını ve teknoloji alanında kadın liderlerin artırılması için yapılması gerekenleri konuştuk.

 

 

Türkiye’de Dr. Mehmet Öz’ün kızkardeşi olarak tanınsanız da, teknoloji alanında dünyanın lider kadınlarından birisiniz. Bugüne kadar teknoloji alanında ne gibi çalışmalarınız oldu?

Benim için teknoloji meraklı mizacımın bir uzantısı gibi. Aklımı mevcut sorunlara çözümler bulmak için zorluyorum ve tıkanıklığı çözmek için neyin gerekli olduğunu araştırıyorum. Hareket etmek temel bir insan hakkıdır ama neden özellikle trafikte araba kullanmak zorunda kaldığımı merak ettim. Özellikle yaşlandıkça uygun bir şekilde hareket edememe düşüncesi beni rahatsız etti. Bu yüzden insansız otomobil teknolojisi hala bir bilim projesiyken, GoogleX ekibine katıldım.

 

Genellikle kadınların teknoloji alanını tercih etmediğini görüyoruz. Siz bu imajı yıkan en önemli isimlerdensiniz. Teknolojiye ilginiz nasıl başladı ve gelişti?

İstatistiklere bakarsanız, kadınlar ve erkekler teknolojiye karşı aynı ilgiye sahip. Bu oranlar lise ve üniversitede hemen hemen aynı. Ancak kadınlar aile kurup iş gücünü terketmeye başladıklarında teknoloji alanında çalışan kadın sayısı azalmaya başlıyor. Diğer bir mesele ise kadınların genellikle erkekler kadar terfi alamaması. Muhtemelen başarılarımızı anlatma konusunda erkekler kadar iyi değiliz!

 

Gelecek 10 yılda teknolojide ne gibi gelişmeler öngörüyorsunuz?

İnternet, kişisel ihtiyaçlarımıza ve ilgi alanlarımıza göre çok daha bağlamsal hale gelecek. 5G devreye girdiğinde, gittikçe daha fazla loT (nesnelerin interneti) uygulaması olacak, insansız araç sürüşünün şu anki otomotiv sanayi için derinden rahatsız edici olması gibi bazı gelişmeler mevcut sistemler için tehdit oluşturacak, diğerleriyse hayatımızı daha eğlenceli ve kolaylaştırıcı etkilere sahip sosyal uygulamalar olacak.

 

Şu anda hangi projeler üzerinde çalışıyorsunuz?

Son 10 yıldır insansız otomobil teknolojisi üzerinde çalışıyorum. Dev otomotiv ve mobilite teknolojisindeki birçok kişiye bu yeni alana katılmak için nasıl dönüştürüleceği ve konumlandırılacağı konusunda danışmanlık veriyorum. Bu yeni ekosistem, yerel yönetimlerden, alt yapıdan ve büyük özel sektör yazılım inisiyatiflerinden liderlik ve destek gerektiren bir ekosistem yaklaşımı gerektiriyor. Yani fazlasıyla iş var yapacağımız.

 

İnsansız otomobil ile ilgili çalışmalarınız tüm dünyada ilgi odağı. Bize bu konuda biraz bilgi verebilir misiniz?

2011 yılında otomotiv şirketlerini ilk ziyarete başladığımda kimse bu teknoloji hakkında konuşmak istemiyordu. Herkes 50 yıl uzakta olduğunu söyledi. O zamana kadar ölmüş olacaktım! Bu yüzden o zaman sekiz yaşında olan kızımın bu teknolojiyi kullanabilmesini hedefleyerek hızlanmasını sağlamayı amaç edindim. Sürücü ehliyeti alması gerekmeyecekti, araba kullanması gerekmeyecekti. Kızım Rüya şimdi 16 yaşında ve uber üyeliğini yeni bir arabaya tercih ediyor. Hiç kimse yazılımın ne kadar mükemmel ve güvenilir olacağını tahmin edemediğinden şimdiden işin sonucunun nasıl olacağını bilemiyor. İşin son yüzde 10’u, zamanın yüzde 90’ını alıyor.

 

Sizin de otomobil ve hız tutkunu olduğunuzu biliyoruz. Bu projede çalışmayı özel olarak mı seçtiniz?

Google’ın üzerinde çalıştığı tüm programların arasından bu projeyi seçtim. 2010 senesinde Cuil diye küçük bir arama motoru şirketini Google’a sattım. Şirkette çalışmak bir pozisyon teklif edildi. Google X, yeni keşif başlatmak için zaman ve para verilen girişimcilerin, bilimin ve eğitim uzmanlarının yakınlaşmasına odaklanan yeni bir projeydi.

 

Yoğun bir iş temponuz var. İşiniz dışında nelerle ilgileniyorsunuz, hobileriniz neler?

Deniz ile ilgili olan her şeyi seviyorum. Aslında tekneleri arabalara tercih ediyorum ve belki de bir gün suyun üzerinde yaşarım… Yine de Yeniköy’de su kenarında yaşamak şimdilik o rüyaya ulaşabildiğim kadar yakın. İşimi çok sevdiğim için hobi olarak görüyorum. Onun dışında sevdiğim arkadaşlarım ve ailemle vakit geçirmek de benim için büyük bir zevk.

 

Ailenizde doktor çok. Tıp alanında uzmanlaşmayı hiç düşünmediniz mi?

Belki bir gün arabanızdayken doktora muayene olabilmeniz için bir mobil teşhis platformu oluşturabiliriz… Aslında doktor olmak istiyordum ama sanki farklı alanlara yönelmek zorunda kalmış gibi hissettim kendimi, insanları tedavi etmeyi ve tıbbi çözümlerde onlara yardımcı olmayı hala seviyorum. Ben sadece geleneksel yolu takip etmeme eğilimindeyim.

 

Dr. Öz ile yakın mısınız? Ne sıklıkta görüşürsünüz?

Rahmetli babamız, Profesör Dr. Mustafa Öz, her sabah bizi okul için uyandırırken gerçek bir inek çanı kullanırdı. Sanırım kendisini hâlâ köyünde, sürüsüne sahip çıkan bir çoban gibi hissediyordu. California’da kaldığımda, Mehmet ağabeyim beni her sabah New York’tan büyük bir zevk ile beni uyandırmak için arardı. Artık New York’da, yani saatin daha erken olduğu yerde olan ben olduğum için, İstanbul’dan her sabah ben büyük bir heyecanla onu uyandırmak için video sohbeti yapma eğilimindeyim. Yaş farkımız az olduğu için tam anlamıyla beraber büyüdük. Birlikte yeni şeyler keşfetmeyi seviyoruz; mesela yeni yemekler… Bizi birbirimize bağlayan, ortak ilgi alanımız da çok. Uzay programları, heyecanlı futbol maçları ve başka spor müsabakaları gibi. Bu yıl sevgili babamızı kaybettik. Bu aramızdaki bağı güçlendirdi çünkü annemize duyduğumuz sevgi ve saygı bizi hem onun iyiliğine hem de birbirimize özen göstermeye itiyor.

 

Dr. Öz tüm dünyada sağlık reçeteleriyle tanınıyor. Siz beslenmenize ve sağlığınıza çok dikkat eder misiniz?

Ben ‘sağlıklı Oz ailesinin’ en zayıf üyesiyim. Yemek konusunda kötü alışkanlıklarım olduğunu söyleyebilirim.

 

Teknoloji alanında kadınların daha aktif rol almaları ve yönetici konumunda çalışmaları için neler yapılabilir? Sizin bu konuda çalışmalarınız var mı?

Halka açık şirketlerin yönetim kurullarında daha çok sayıda profesyonel kadına ihtiyacımız var. TİKAD gibi profesyonel kuruluşların, şirketler tarafından desteklenmesi ve genç profesyonellerin üniversitelerle yakın işbirliği içinde çalışması gerekiyor. Her kadına rehberlik eden bir başka kadın olmalı; bir ‘melek’ yani… Kadın yöneticiler olarak hepimiz bu alana ilgi duyan genç bir kız öğrenciye rehberlik edebiliriz. Hedefimiz bu olmalı.

 

Bundan sonra sizi hangi projelerde göreceğiz? Sırada neler var?

Vay canına, işte bu soru dağıtır beni… Şoförsüz ticari ve binek araç projesi hayata geçtikten sonra, düşünce ve teknoloji lideri olarak çalışmalarıma devam ediyor olacağım. Bunun yanında, aya gitmek ve okyanusta bir yıl geçirmek istiyorum. Tabii ki aynı zamanda değil… Tercihen kırmızı şarap üretim işine girmek istiyorum. Sonrasında, gençlerin bizi kurtarmasını ümit ettiğimiz sorunların çözümü için kaynak toplamak üzere bir müzik festivali planlamak istiyorum. Bu festival, uydu aracılığıyla tüm dünya tarafından izlenebilir!