Güzelliğe Bilimle Dokunmak

Güzelliğe Bilimle Dokunmak

Shiseido EMEA Bilimsel İletişim Direktörü Nathalie Broussard, güzelliğin ardındaki bilimi ve yaz aylarında cilt korumanın püf noktalarını Fashion & Travel için anlattı. Fas’tan Paris’e uzanan kariyer yolculuğu, “caring scientist” yaklaşımı ve güneş koruma konusundaki altın değerinde tavsiyeleriyle ilham verici bir röportaj…

Kendinizi okuyucularımıza tanıtır mısınız?
Fas’ta doğup büyüdüm, aslen Fransızım. 18 yaşında üniversite eğitimi için Fransa’ya taşındım. Küçüklüğümden beri bilime karşı büyük bir ilgim vardı ve çevremdeki dünyayı anlamaya çalışıyordum. Genç bir kızken ne yapmak istediğim çoktan belli olmuştu: Kozmetik ve güzellik sektöründe çalışmak istiyordum!
Bugün kendimi “cilt güzelliğine ve sırlarına tutkuyla bağlı bir bilim insanı” olarak tanımlıyorum. Şanslıyım ki her zaman hayalini kurduğum alanda çalışma fırsatına sahip oldum.

Shiseido EMEA’daki rolünüzden ve bu pozisyona giden kariyer yolculuğunuzdan bahseder misiniz?
Fransa’da bilimsel bakış açımı geliştirmek ve değerli bir diploma sahibi olmak amacıyla eczacılık okudum. Ardından kozmetik üzerine yüksek lisans yaparak eğitimime devam ettim.
Eczacılık doktorası diplomam, kozmetik ve dermatoloji alanlarında – özellikle medikal ve eczane kanallarında satış yapan büyük markalarda – çalışmamı kolaylaştırdı.
Profesyonel hayatımda Ar-Ge, pazarlama, eğitim ve bilimsel iletişim gibi birçok farklı departmanda çalışma şansı yakaladım.
Paris’te yaşıyorum ve Shiseido’nun EMEA bölgesindeki bilimsel iletişim departmanını yönetiyorum.
Bilimsel bir sözcü olarak rolüm; Shiseido’nun bilimsel uzmanlığını ve yenilikçiliğini, çeşitli araştırma alanlarındaki üstünlüğümüzü, özel teknolojilerimizi ve gerçek anlamda yenilikçilik anlayışımızı vurgulayarak sergilemek.
Basın toplantılarına katılıyor, gazetecilerin sorularını yanıtlıyor, bilimsel kongrelerde konuşmalar yapıyor ve dijital ortamlarda sunumlar gerçekleştiriyorum.
Mesleğimin en güzel yanının, farklı hedef kitlelerle iletişim kurma ve mesajımı onlara aktarabilme imkânı olduğuna inanıyorum.
Kariyer yolculuğumda hedefim, Shiseido’nun “en bilimsel ve yenilikçi kozmetik markası” olarak tanınmasını sağlamak ve bilimi herkes için çekici hale getirmek!

“Caring Scientist” tanımınız çok güzel – bu nasıl bir yaklaşım?
Bana göre ilgili bir bilim insanı, her şeyden önce insanı önceliklendiren kişidir. Bilgimi başkalarıyla paylaşarak onları güçlendirmeyi, kendilerine nasıl bakacaklarını öğretmeyi çok seviyorum.
Güzelliğin hayatımız üzerindeki etkisini çoğu zaman göz ardı ediyoruz. Dış görünümümüzü iyileştirip kendimize özen gösterdiğimizde, yaşam kalitemizi ve ruh halimizi ciddi ölçüde artırabiliriz.

Yaz tatillerinde güneş koruyucusundan en çok beklediğimiz özellikler neler?
Güneş koruyucu, tatil boyunca en iyi dostumuz olmalıdır. Öncelikle zararlı UV ışınlarına karşı yüksek koruma sağlamasını, hoş bir dokuya sahip olmasını, ciltte görünmez olmasını ve kolay uygulanmasını bekleriz. Ayrıca su, ter ya da sürtünmeye karşı dayanıklı olması gerekir.
Tabii ki çevre üzerindeki etkisinin de minimumda olması çok önemlidir.
Shiseido’nun alanındaki uzmanlığı sayesinde, güneş ürünlerinde yaşlanma karşıtı içerikler de yer alıyor ve bu da onları cilt bakımının ayrılmaz bir parçası yapıyor.

Shiseido Clear Stick SPF 50+’ın yenilenen içeriği bu ihtiyaçları nasıl karşılıyor?
Yeni Clear Stick SPF 50+ formülü, yüksek ve pratik koruma sağlarken aynı zamanda kırışıklık ve koyu leke oluşumu gibi yaşlanma belirtilerini önleyen UV savunması sunuyor.
Formül, su, ter ve ısı ile temas ettiğinde koruma katmanını güçlendiren SynchroShield teknolojisini içeriyor.
Argan yağıyla zenginleştirilen formül, 8 saate kadar nemlendirme sağlıyor.
Hem kadın hem de erkeklerin tüm cilt tipleri ve cilt tonlarında kullanabileceği ürün, hassas bölgelerde bile kolayca uygulanabiliyor.

Yaz aylarında Fransız kadınlarının, bizim bilmediğimiz güneş koruma sırları var mı?
Fransız kadınlarının güneşten korunma sırrı, genellikle onları UV ışınlarının erken yaşlanma etkilerine karşı uyaran dermatologları ya da estetik doktorlarındadır.
Uzmanlardan duyduğum önemli bir tavsiyeyi paylaşmak isterim: Güneş kremi ilk kat olarak sürüldükten sonra 2 dakika beklenmeli, ardından ikinci kat uygulanmalıdır.
Bir diğer ipucu ise daha hafif dokulu, SPF 30 içeren bir güneş koruyucu tercih etmek ve düzenli uygulama yapmaktır.
SPF 30 koruyucular, SPF 50+ ürünlerden daha etkili olabilir. Bunun sebebi, yüksek korumaya sahip ürünlerin yoğun yapısının gün içinde yenilemeyi zorlaştırmasıdır.

Seyahat ederken güneş korumasında en büyük hatamız nedir?
En sık yapılan hatalar arasında, kullanım amacına uygun olmayan koruma faktörü seçmek, ürünü yanlış saklamak (örneğin arabada güneşe maruz bırakmak) ve bulutlu günlerde ya da farklı coğrafi koşullarda güneş korumasını ihmal etmek yer alır.
Araç veya trenle seyahat ederken bile UV ışınlarından korunmak önemlidir; çünkü UVA ışınları camlardan geçebilir.

Çantanızda yaz için vazgeçilmez 3 ürün hangisi?
Elbette koruyucu bir güneş kremi, ardından da güzel bir cilt görünümü için UV korumalı kompakt fondöten, yaz çantamın vazgeçilmez ürünleri arasında yer alıyor.
Sıcak havalar için hafif bir nemlendirici de olabilir; örneğin yaşlanma belirtilerini önlemeye yardımcı olan Ultimune Power Infusing Serum’u yaz aylarında da kullanmayı çok seviyorum.
Ayrıca, güneş koruyucuyu ve kirleri etkili şekilde temizlerken cilt dengesini koruyan iyi bir temizleyici de olmazsa olmazım.

2025’te güneş koruma teknolojisinde hangi yenilikleri göreceğiz?
Kullanıcı deneyimini geliştiren yenilikçi dokular ön plana çıkacak.
Örneğin vücuda uygun, yüksek koruma sağlayan, kolay uygulamalı spreyler yükselişe geçiyor.
Shiseido’nun, koruyuculuğun sürtünmeyle bozulması durumunda kendini onaran AutoRepair teknolojisi gibi, uzun süreli ve güvenilir koruma sağlayan teknolojik gelişmeleri göreceğiz.
Ayrıca Shiseido, şu anda güneş kremlerinin okyanuslar üzerindeki etkisini azaltmak, hatta deniz ekosistemi üzerinde olumlu etki yaratmak üzere araştırmalar yürütüyor.